DSP Genel Başkanı Masum Türker, Bahçeşehir Üniversitesi Hükümet ve Liderlik Okulu Yerel Yönetimler Bursa Programı’nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
DSP Genel Başkanı Masum Türker, DSP’nin bu seçimlerde hiçbir partiyi desteklemeyeceğini ve yerel seçimler öncesinde adaylarını teker teker açıkladıklarını belirterek, “DSP, bu seçimlerde geçmişte yaptığını bu sefer yapmayacak. Hiçbir partiyi desteklemek adına seçime katılmaktan vazgeçmeyecek. Bu seçim, Türkiye’nin geleceği açısından önemli. Bu seçimde kimin galip olduğunu düşünmekten çok, partilerin alacağı oy oranları, yeni demokratikleşme paketindeki hazine yardımı ve yeni oluşturulacak olan yüzde 3 ile 5 arasında değişecek baraj durumunun, seçmenin gelecek için değerlendirme yapmasını sağlayacak. Türkiye’de 1983 yılında, son anda seçim yasalarına eklenen maddeyle birlikte baraj sistemi getirildi. Türkiye, 2 ya da 2,5 parti modunda dizayn ediliyor. Böyle bir dizaynın ne kadar yanlış olduğunu görüyoruz. İktidar partisinin kendisini destekleyen kesimlerle bile artık kavga eder hale geldiğini görüyoruz. Siyasi parti sayısı azaldıkça otoriter rejimlerin işaretleri ortaya çıkar. Bunun önüne geçmenin yolu herkesin kendini ifade edebileceği, örgütlenebileceği partilerin olmasıdır. DSP’nin bu yerel yönetimlerde yaklaşım olarak genelin dışında, farklılığını ortaya koyarak gereken sonucu alacağına inanıyorum” diye konuştu.
Gazetecilerin fişlemeler hakkındaki sorusu üzerine Türker şunları söyledi: “Fişlemeler, AK Parti iktidarında daha fazla arttı. İki yönden arttı. Özellikle AK Parti iktidarında cemaatler ve tarikatlar arasındaki fişlemelerin daha arttığı biliniyor. Bu durum kendi içlerinde dengenin kurulmasından ve devlet içinde yer alma ihtiyacından kaynaklanıyor. Bu fişlemeleri atamalarda kullanıyorlar ama asıl farklı fişleme, 2003 yılında da medyaya yansıdı. Atatürkçü düşüncede olan insanları fişleme adına farklı bir organizasyon yapıldığını ve Ergenekon, Balyoz gibi davaların o oluşturulan birimden sonra ortaya çıktığını biliyoruz. AK Parti aslında her yeri gözleyerek, insanları baskı altına alarak, özgürlükleri kısıtlayarak ülkeyi yönetmek istiyor. Bunu belki başlangıçta herkes olumlu karşıladı. AK Parti ve birlikte olduklarının ötekileştirdiği, Atatürkçüler ve solcular olduğu düşünüldü ama aynı AK Parti’nin şimdi, kendisine çok destek veren liberaller için de cemaatler ve tarikatlar için de fişleme yapıp devlet memuriyetine atamada ihtiyaç duyulduğunda kullanıldığı ortaya çıktı.” dedi.
Türker, DSP olarak yerel seçim hazırlıklarını sürdürdüklerini, dün Bodrum Belediye başkan adayını açıkladıklarını, Pazar günü de İstanbul Büyükşehir ve bazı ilçe belediye başkan adaylarını açıklayacaklarını, hafta sonuna kadar Ankara adayını da açıklayabileceklerini söyledi.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)