Geçen cumartesi günü Cumhuriyet Kadınları Derneği Edirne Şubesi’nin düzenlediği, “Türkiye’nin Gündemi” paneline konuşmacı olarak katılan Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir, pazar günü de Keşan’a geldi.
Saat 16.30 sıralarında Keşan’a gelen Demir, 100. Yıl Pasajı’nda bulunan Eğitim İş Keşan Temsilciliği’ni ziyaret etti.
Eğitim İş Örgütlenme Sekreteri Osman Kandemir, Eğitim İş Kırklareli Şube Başkanı Hayri Girgin ve Eğitim İş Edirne yöneticileriyle birlikte ziyarette bulunan Veli Demir’i, Eğitim İş Keşan Temsilciliği Başkanı Erol Yazla ve Yönetim Kurulu üyeleri karşıladı.
Demir, Yazla’nın ziyaret hakkında bilgi vermesinin ardından, basın mensuplarına Türkiye gündemiyle ilgili bazı açıklamalarda bulundu.
Veli Demir açıklamasında, Suriye savaşı, 657 Sayılı Devlet Memuru Yasası’ndaki değişiklik, 4+4+4 eğitim sistemi, öğretmenlerin sıkıntıları, okul öncesi eğitim, seçmeli dersler, eğitimdeki yönetici ve hizmetli açığı konularını değerlendirdi.
Türkiye’nin gündeminde Suriye olduğunu belirten ve Türkiye’nin bu savaşın içinde yer almaması gerektiğini dile getiren Demir, 657 Sayılı Devlet Memurları Yasası’ndaki değişiklik konusunda şunları söyledi: “Türkiye’deki kamu çalışanlarının, özellikle biz eğitim çalışanlarını özlük haklarını elinden alan, iş güvencesini elinden alan, kadro güvencesini elinden alan bir değişiklik bu. Daha önce 2005’li yıllarında dönemin Başbakanlık Müsteşarı Sayın Ömer Dinçer o zaman böyle bir yasa çıkarmıştı. Ama o dönemde Cumhurbaşkanı tarafından veto edilmişti. Şimdi artık o fren sistemleri de yok, siyasal iktidar istediği gibi uygulama içine girebilmekte. Cumhurbaşkanı’nın böyle bir yasayı veto edeceğini de düşünmüyorum, böyle bir beklentim de yok.
Ama biz Eğitim-İş olarak ya da konfederasyonumuz birleşip Kamu-İş olarak böyle bir yasanın çıkmasına için vermeyeceğiz. Bu yasa 657 sayılı Devlet Memurları Yasası’nın revize edilmesi, değiştirilmesi demek hem sosyal devleti ortadan kaldıracak, hem de kamu hizmetleri özelleştirilecek ve bu kamu hizmetlerini veren kamu çalışanları da sözleşmeli hale getirilecek. Örneğin bizim Keşan’daki öğretmeninin performansını, Keşan’daki belediye başkanı ölçecek. Nasıl kriterlerde ölçecek onu bilemiyoruz. Hangi cemaat, hangi tarikat öne çıkacak, hangisinin kriteri belirli olacak ondan haberimiz yok. Dolayısıyla böyle bir şeye karşıyız. 8 aydır Türkiye’de tartışılan bir konu.”
“TEKRAR MEKTEP MEDRESE İKİLEMİ YARATILMIŞTIR”
4+4+4 eğitim sistemiyle birlikte sorunların çözülmediğine ve tam tersine birçok sıkıntının ortaya çıktığına işaret eden Veli Demir, “6287 sayılı 4+4+4 denilen bir yasa uygulandı. Uygulanmadan önce biz Eğitim-İş olarak, bu yasanın Türkiye’de eğitim sorunlarını çözemeyeceğini, bu sorunlara yeni sorunlar ekleyeceğini söylemiştik. 1 haftadır Trakya gezisindeyiz, gördük ki bizim söylediklerimiz doğru. Bırakın sorunları çözmeyi, yeni sorunlar eklenmiş. Öncelikle şu açık ve net; bu yasayla beraber Türkiye’nin eğitim sisteminin olmazsa olmazı olan laiklik yok sayılmış. 3 Mart 1924’de kabul edilen tedrisat artık milli eğitimde yok hükmündedir.
Hala 174. madde, yani devrim yasalarını koruma ile ilgili 174. madde anayasanın güvencesi altında olmasına rağmen, bizim gördüğümüz tevhidi tedrisat öğretmenin birleştirilmesi yasası yok hükmündedir artık bu yeni yasayla. Bunu net olarak gördük. Nasıl yok hükmündedir? Tekrar mektep medrese ikilemi yaratılmıştır.” dedi.
Karma eğitimin kaldırılmasına da karşı olduklarını ifade eden Demir, “Karma eğitim önümüzdeki günlerde bunu bence Keşan’dan Türkiye’ye duyuralım. Karma eğitim tartışmaya açılmıştır. Ne demek karma eğitim tartışmaya açılmıştır. Bizim eğitim sistemimizin en önemli özelliklerden birisi; bilimsel, laik olmasının yanında karma olmasıdır. Yani kız ve erkek çocukların aynı sınıflarda ders görmesidir. Bundan sonra kız ve erkek çocuklar aynı sınıfta ders görmeyecekler. Bunu net bir şekilde yurttaşlarımıza anlatmamız lazım. Yavaş yavaş tartışılmaya başlandı. Önümüzdeki günlerde daha yüksek sesle tartışılacak karma eğitime son verilecektir.” şeklinde konuştu.
Okullardaki en büyük sorunlardan birisinin de 60 aylık öğrenciler ile 72 aylık öğrencilerin aynı sınıflarda ders görmesi olduğunu vurgulayan Veli Demir, şöyle devam etti: “Okullarda ciddi sorunlar var. Örneğin gezdiğimiz okullarda gördüğümüz bir durum var. 60 aylık çocuklar, 72 aylık çocuklar aynı sınıfta. İlk kez bunu Edirne7de gördük, 89 aylık çocuk da var aynı sınıfta. Bu yaşlarda, yani 5-6-7 yaşlarında çocukların gelişim hızı çok fazladır. Bırakın 1-2-3 yaşı, bir ay bile çok önemlidir, çocukların davranışları bakımından, gelişmişlik bakımından, psikolojik, sosyolojik, duygusal, psiko motor becerileri bakımından bu büyük bir tehlikedir. Bu yıl birinci sınıflar açıkçası heder edilmiştir. İleride ciddi sorunlarla karşılaşacaktır bu çocuklar. 60 ay başlayan çocuklar ömür boyu pısırık olacaklardır, ömür boyu bir işi başaramamanın ezikliğini yaşayacaklardır. Hep başkalarına sığınacaklardır, emir isteyeceklerdir, önde olamayacaklardır. Büyük olanlar ise, 89 aylık olanlar ise çok baskı gördükleri için müfredatta çünkü a ve e var birinci dönem. Zaten çocuk 89 aylık adeta delikanlı ama siz ona a ve e öğreteceksiniz. Bu delikanlı okulu ciddiye almayacaktır. Benim bildiğim konular diyecektir. Bir başıbozukluk, bir boş vermişlik ve sıkıntı. Dolayısıyla biz bu kuşağımıza yani 2012 yılında hem 60 aylık, hem 72 aylık, hem de 84 ve 89 ay arasında olan bu çocuklarımızı heder etmiş oldular bunu görebildik. Bizzat 60 aylık çocuklarda ciddi sorunlar var.”
Konuşmasının devamında okulların fiziki olarak 4+4+4 eğitim sistemine hazır olmadığının ve ilkokul öğretmenlerinin de 72 ay ve üzeri için pedagojik anlamda eğitim aldıklarının altını çizen Demir, teneffüslerin de 5 dakikaya indirildiğini, ancak bir uygulama yapılırken başka yerlerden kısılmaması gerektiğini kaydetti.
Veli Demir, basın açıklamasının ardından, temsilcilik yöneticileri ile sohbet etti.
MEDYA KEŞAN GAZETESİ
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)